“Berat’ımızı alanlardan eyle ya Rab”

Gülmek ne kadar güzel bir yaratılış gerçeği değil mi?
. . .İnsanın bazen bir veya birden fazla sıkıntıları olabiliyor. Çok olmasada değişik zamanlarda gülmeyi unutacak dertlere düçar olabiliyoruz!
*
. . .Bizi yaratan bizi bizden iyi biliyor hamdolsun, hiçbir canlıya kaldıracagından fazlasını yüklemeyen Yücelerin Yücesi bazı imtahanlarla kendisinin rızasına sabır sığınagıyla ulaşabilmemiz için bu sığınağı halk etmiş ki, son gülen en iyi gülendir.
*
. . .Hayatı okumak her kişinin değil er kişinin işidir… Nice profösörler vardır yetiştiği daldan ziyadesini bilmez, hatta o dalda biraz ilerleyince kendisini yaratanı görmeme iç güdüleri nefis düşmanı ile Yaratanını tanımamaya başlar.
*
. . . Oysa bilmezki üzerinde çalıştığı dalda Hakkın eseridir, O’da, O eser ile imtahan olunuyor Hak’kı orda bulması icab ederken,orda buluşuyla övünmekle isyana şirke düşüyor, ilerdeki gülüşü bugünden kaybediyor ve bazende neyin profôsôrû olursan ol, nefsiyin profesörü olamıyorsun.
*
. . .Sabır, tefekkür, şükür sende kardeş olmalı ki, gülüşe ermelisin. Allah (cc) bizleri ezelde az olsada ahirde çok gülenlerden eylesin.
*
. . .Dünyada hangi Peygamber çok güldü ki…? En fazla tebessümdü çehrelerindeki süsleri, biliyorladiki ahiret dünyada çok gülmekle kazanılmıyor…
*
. . .Bize düşen sabır, tefekkür, şükür! Güldüren de O ağlatan da… Rahmet ve merhamet sahibi iki cihanda gülmeden ayırmasın! Peygemberlerin tebessümleri ile çehrelerimizi gönüllerimizi süslesin.
“Allah’ım bizleri beraatını alıpta gülenlerden eyle.”
Abdil Göktekin